• 20 KASIM: Dünya Çocuk Hakları Günü – Coğrafyanın Kaderine Hukuki İtiraz

    Giriş: Evrensel Taahhüdün Sembolü Biz hukukçular, adaletin kuru maddelerden ibaret olmadığını, ruhu olan bir vicdan mekanizması olduğunu biliriz. Hele ki söz konusu, dünyanın en kırılgan ve en güçlü sermayesi olan çocuklarımız ise… 20 Kasım 1989‘da Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun Çocuk Hakları Sözleşmesi’ni onaylamasıyla, bu tarih evrensel bir taahhüdün, **”Dünya Çocuk Hakları Günü”**nün sembolü haline gelmiştir. Bu Sözleşme, devletlerin ve bireylerin keyfine bırakılmış bir lütuf değil; yaşama, gelişme, korunma ve katılım gibi temel hakları mutlaklaştıran, siyaset üstü, bağlayıcı bir hukuki vecibedir. Bu küresel sözleşme, sadece ABD ve Somali hariç 194 ülke tarafından kabul edilerek, UNICEF verilerine göre en çok ülkenin taraf…

  • Türkiye Cezaevleri Raporu

    Uluslararası Islah ve Ceza İnfaz Kurumları Birliği (ICPA – International Corrections and Prisons Association) tarafından her yıl düzenlenen ICPA Yıllık Konferansı, bu yıl 26–31 Ekim 2025 tarihleri arasında Türkiye’de gerçekleştirilecektir. Konferans öncesinde gündeme alınması ve üye devletlerin bilgilendirilmesi amacıyla, Türkiye cezaevlerinde yaşanan insan hakları ihlallerine ilişkin özet rapor ICPA’ya sunulmuştur.

  • Bu Yasaya “Hayır” Denmeli!

    Bu Yasaya “Hayır” Denmeli! Asielnoodmaatregelenwet: Çözüm Değil, Yeni Bir Kriz Hollanda Senatosu önümüzdeki günlerde ülkenin en tartışmalı yasalarından biri hakkında karar verecek: Asielnoodmaatregelenwet. Hükümet bu yasayı “mülteci krizine acil çözüm” diye tanıtıyor. Ama gerçek çok farklı: Bu yasa, krizi çözmeyecek, daha da büyütecek. Aceleye getirilen bir yasa Bu yasa, demokratik geleneklerimize uygun şekilde hazırlanmadı. Raad van State’ye sadece bir haftalık inceleme süresi verildi. Yargı ve sivil toplum sürecin dışında bırakıldı. Böyle büyük bir değişikliğin bu kadar hızlı ve eksik şekilde yasalaşması, demokrasiye gölge düşürüyor. İnsanları belirsizliğe mahkûm ediyor –Süresiz oturma izni kaldırılıyor. İnsanlar sürekli geçici izinlerle yaşamak zorunda kalacak. –Oturma…

  • Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) Bireysel Başvuru Hakkında Bilgilendirme

    1. AİHM Nedir ve Neden Başvuru Yapılır? Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), Avrupa Konseyi’ne üye ülkelerde yaşayan bireylerin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) kapsamında güvence altına alınmış temel hak ve özgürlüklerinin ihlal edilmesi hâlinde başvurabileceği uluslararası bir mahkemedir. Türkiye, AİHS’e 1954 yılında taraf olmuş ve 1987 yılından itibaren bireylerin AİHM’e başvuru yapmasını kabul etmiştir. Bu nedenle, ulusal düzeyde tüm hak arama yolları tüketildikten sonra, bireyler AİHM’e başvurarak devletin sorumlu tutulmasını talep edebilir. 2. Kimler AİHM’e Başvuru Yapabilir? AİHM’e şu kişiler başvuruda bulunabilir: Başvuru, sadece kamu gücü (devlet, idare, mahkeme vb.) işlemleri, eylemleri ya da ihmalleri nedeniyle yapılabilir. Özel kişiler arasındaki…

  • 26 Haziran İşkence Mağdurlarına Destek Günü

    Bugün, Birleşmiş Milletler tarafından ilan edilen ve insanlık onuruna saygıyı savunan 26 Haziran İşkence Mağdurlarına Destek Günü.Türkiye’nin de taraf olduğu 26 Haziran 1987 tarihli Birleşmiş Milletler İşkenceye ve Diğer Zalimane, İnsanlık Dışı ya da Onur Kırıcı Muamele ya da Cezaya Karşı Sözleşme’nin 2’nci maddesinde yer alan ;“Hiçbir istisnai durum, ne savaş hali ne de bir savaş tehdidi, siyasi istikrarsızlık veya herhangi başka bir olağanüstü hal, işkencenin uygulanması için gerekçe gösterilemez.” hükmü ile işkence mutlak bir biçimde yasaklanmıştır.Türkiye’de işkence vakaları, 2025’te hâlâ vahim boyutlarda:• TİHV’e 2024–2025 döneminde yapılan başvurular, geçtiğimiz 34 yılda 21 894 kişi, son 10 yılda ise 7 548 kişi olarak…

  • 20 Haziran Dünya Mülteciler Günü Bildirisi

    Zorunlu Göçün Küresel Boyutu Dünya genelinde savaşlar, iç çatışmalar, zulüm ve insan hakları ihlalleri nedeniyle evlerini terk etmek zorunda kalan insanların sayısı rekor seviyelere ulaşmıştır. Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği verilerine göre 2023 yılı sonunda 117,3 milyon kişi çatışma, şiddet veya baskı neticesinde zorla yerinden edilmiş durumdadır.1 Bu sayı; mültecileri, sığınmacıları, ülke içinde yerinden edilmiş kişileri ve vatansız insanları kapsamaktadır. Her geçen yıl artan bu zorunlu göç olgusu, ardında istatistiklerden öte; yuvalarından kopmuş, sevdiklerinden ayrılmış ve belirsiz bir gelecekle yüzleşen milyonlarca bireyin trajik hikâyesini barındırmaktadır. Mültecilik süreci, ayrılık ve belirsizliklerle dolu zorlu bir yolculuğu ifade eder. Evlerini geride bırakan insanlar,…

  • METAMORFOZ: Türkiye’de Kadınların Baskıya Karşı Direnişi

    AST (Advocates of Silenced Turkey), METAMORFOZ belgeseli ile Amsterdam New Cinema Film Festivali’nde En İyi Belgesel Ödülü’nü aldı: Türkiye’de Kadınların Baskıya Karşı Direnişi. Bu anlamlı takdir, baskı ve şiddete karşı cesaretle direnen ve sesleri susturulan kadınların daha güçlü bir şekilde seslerini duyurmalarını sağlamaktadır. Amsterdam Law Center olarak AST gönüllülerini bu önemli başarılarından dolayı kutluyor ve değerli çalışmalarında başarılarının devamını diliyoruz.

  • AİHM Başvuru Desteği

    Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) başvuru süreci, belirli hukuki kurallar ve prosedürlere tabidir. Başvurunun ilk etap olan usuli incelemede reddedilmesini önlemek veya olası bir hak kaybına yol açmamak için başvuruların usule uygunluğu ve kabul edilebilirlik şartlarına titizlikle uyulması gerekmektedir. Ayrıca, başvuruların hak ihlalleri açısından da dikkatlice izah edilmesi önemlidir.

  • Kadın Hakları ve Eşitlik Mücadelesinin Sembolü

    8 Mart, dünya genelinde kadın hakları ve toplumsal cinsiyet eşitliği mücadelesinin en önemli simgelerinden biridir. Türkiye’de kadın hakları alanında önemli yasal ve toplumsal adımlar atılmış olsa da, hala çözüm bekleyen pek çok mesele bulunmaktadır. Eğitimde fırsat eşitsizliği, kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetleri, cezaevlerindeki kadınların durumu ve çalışma hayatındaki ayrımcılık gibi konular, kadın hakları mücadelesinin bugün de en yakıcı başlıkları arasındadır. Eğitimde Fırsat Eşitliği: Kadınların Güçlenmesinin Anahtarı Türkiye’de kadınların eğitime erişimi konusunda hukuki düzenlemeler yapılsa da, bölgesel ve sosyoekonomik farklılıklar kız çocuklarının okullaşma oranlarını etkilemektedir. Özellikle kırsal kesimlerde ve ekonomik olarak dezavantajlı ailelerde, kız çocukları erken yaşta evliliğe zorlanmakta ya…